8. Yargı Paketinde Yargı Hizmetlerinin Etkinliğini Artırmak Amacıyla Getirilen Düzenlemelerin Özeti
1.Genel Olarak
2024 yılında meclisten geçmesi planlanan ve 8. Yargı Paketi olarak ifade edilen yasal değişiklikler ile genel olarak:
Yargılama aşamasında uygulamadan kaynaklanan sorunların giderilmesine yönelik tedbirler alınmış, Kanun yollarına başvuru sürelerinde yeknesaklığın sağlanması hedeflenmiş,
Noterlik hizmetlerinin kolaylaştırılmasına yönelik düzenlemeler yapılmış,
Anayasa mahkemesince verilen iptal kararları dikkate alınarak (HAGB Kurumu ve Basit Yargılama Usulü) yasal değişiklikler yapılmış,
Denetimli serbestlik süresi oransal olarak belirlenerek cezasızlık algısının ortadan kaldırılması hedeflenmiş,
Uzun süren yargılama sebebiyle Adil Yargılanma hakkının ihlali durumunda oluşan zararın karşılanması için Anayasa Mahkemesine bireysel başvurudan önce komisyona müracaat imkanı tanınmış,
Adli kontrol tedbirlerinin uygulanmasından mağdur olan kişilere tutuklamada olduğu gibi tazminat ödenmesinin yolu açılmıştır.
2.Kısaca Önemli Olduğunu Kabul Ettiğimiz Yasal Değişiklik ve Düzenlemeler Aşağıdadır.
İcra ve İflas Kanununda hafta olarak belirlenen sürelerde sürenin belirlenen hafta içerisinde başladığı güne karşılık gelen günde biteceği, İcra ve İflas Kanununda istinaf ve temyiz yoluna başvuruda parasal sınır, istinaf mahkemesinin kaldırma veya yargıtayın bozma kararı sonrası yeniden karar verilirken ilk karar tarihinde geçerli olan parasal sınır olacağı düzenlenmiştir.
Noterlere en az on beş yıl kıdemi olmak şartıyla hususi damgalı pasaport verileceği, noterlerin tatil gün ve saatlerinde çalışmasının Adalet Bakanlığınca çıkarılacak Yönetmelikle belirleneceği, araç sicil ve tescillerinin sorgu ile paylaşımı neticesinde oluşan gelirden Noterler Birliğince katılım payı alınacağı düzenlenmiştir.
İdari yargıda tek hakimli davaların dava tarihindeki miktar veya artırımın yapıldığı tarihteki miktar dikkate alınarak belirleneceği, konusu 20.000,00 Tl. yi geçmeyen vergi, tam yargı ve iptal davalarına yönelik verilen kararların kesin olduğu düzenlenmiştir. İdari yargıda konusu 580.000,00 Tl ve üzeri olan davaların temyiz incelemesine tabi tutulacağı, konusu 171.000,00 Tl ile 580.000,00 Tl arasında kalan davalarda istinaf incelemesi sonrası kaldırma kararı verilmesi halinde yeni karar verildikten sonra temyiz incelemesine gidilebileceği düzenlenmiştir.
Kadının soyadı, kendi soyadı ile önceki kocasının soyadından oluşuyorsa, kadının bu soyadlarından sadece birisini evleneceği kocasının soyadının önünde kullanabileceği düzenlenmiştir.
Kesinleşmiş hapis cezasının infazı amacıyla ceza infaz kurumunda bulunan ergin bir kişi, isteği üzerine kısıtlanacağı veya kendisine kayyım atanacağı, toplam beş yıl veya daha fazla kesinleşmiş hapis cezasının infazı amacıyla ceza infaz kurumunda bulunan ergin bir kişinin, isteği bulunmasa dahi kişiliğinin veya malvarlığının korunması bakımından gerekli görülmesi hâlinde kısıtlanabileceği, vesayet makamının karar vermeden önce hükümlüyü dinleyeceği, beş yıldan az olan hapis cezasının infazına bağlı olarak verilen kısıtlama kararları bakımından kişinin isteminin bulunması, beş yıl veya daha fazla kesinleşmiş hapis cezasının infazına bağlı olarak verilen kısıtlama kararları bakımından ise kişinin talebi üzerine kişiliğinin veya malvarlığının korunması sebebinin ortadan kalkması durumunda vesayetin sona erdirilebileceği düzenlenmiştir.
İstinaf incelemesi için dosya kendisine gönderilen Bölge Adliye Mahkemesinin ilgili hukuk dairesinin, bir ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda iş bölümü bakımından kendisini görevli görmediğinde gerekçesiyle birlikte dosyayı görevli olduğu kanısına vardığı ilgili hukuk dairesine göndereceği, bir aylık sürenin bitiminden sonra veya duruşma günü verilen dosya hakkında gönderme kararı verilemeyeceği, gönderme kararı üzerine dosya kendisine gelen hukuk dairesinin, iki hafta içinde yapacağı ön inceleme sonucunda görevli olmadığı kanaatine varırsa, varsa geçici hukuki koruma tedbirlerine dair talepler hakkında da karar vermek suretiyle dosyayı hukuk daireleri başkanlar kuruluna göndereceği ve kurul tarafından yapılan ön inceleme sonunda verilen iş bölümüne ilişkin kararların kesin olduğu düzenlenmiştir.
Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan hakaret suçu bakımından şikayet süresi, her ne suretle olursa olsun suç tarihinden itibaren bir yılı geçemeyeceği düzenlenmiştir.
Hakaret suçuna yönelik TCK 125 inci maddenin ikinci fıkrası, (fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde) üçüncü fıkrasının (b) ve (c) bendi (dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı, kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle) hükümlerinde belirtilen suçlar ile hakaretin alenen işlenmesi halinde de öne ödemenin uygulanabileceği düzenlenmiştir.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için sanığın rıza göstermesi gerekliliği kaldırılmış, karar karşı istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlenmiş, HAGB kararının ilk derece mahkemesi sıfatıyla bölge adliye mahkemesi veya yargıtay tarafından verilmesi halinde temyiz yoluna gidilebileceği düzenlenmiştir.
Daha önce sorgusu yapılmamış kaçak sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilemeyeceği düzenlenmiştir.
Basit yargılama usulünde itiraz üzerine dosyanın, o yerde birden fazla asliye ceza mahkemesi bulunması halinde tevzi kriterlerine göre belirlenen asliye ceza mahkemesine gönderileceği, tek asliye ceza mahkemesinin bulunduğu yerlerde ise, aynı mahkemede yetkili başka bir hakim varsa bu hakim tarafından; aksi halde adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonu başkanınca görevlendirilen hakim tarafından dosyanın incelenerek duruşma açılacağı ve genel hükümlere göre yargılamaya devam olunacağı düzenlenmiştir.
Hakaret suçunda uzlaştırma yoluna gidilemeyeceği düzenlenmiştir.
Uzlaştırmaya tabi olan suçlar bakımından uzlaşmanın sağlanması halinde, uzlaşma anında tespit edilemeyen veya uzlaşmadan sonra ortaya çıkan zararlar hariç, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamayacağı düzenlenmiştir.
Ceza Muhakemesi Kanununda istinaf ve temyiz süreleri tebliğden itibaren iki hafta olarak belirlenmiştir.
Denetimli serbestlik hükümlerinin uygulanması için koşullu salıverilme tarihine 1 yıl ve daha az kalması şartı yerine infaz kurumlarında geçirilmesi gereken sürenin 4/5 ünün ceza infaz kurumunda geçirilmesi şartı getirilmiştir. Yetmiş yaşını geçiren hükümlüler ile hastalık ve engellilik ve kocama halinde bu sürenin 3/5 olarak uygulanacağı düzenlenmiştir.
Gün para cezasının miktarı en az yüz en fazla beş yüz türk lirası olarak değiştirilmiştir. Adli para cezalarında istinaf sınırı üçbin türk lirasından on beş bin türk lirasına çıkarılmıştır.
Kabahatler kanunu kapsamında onbeş bin türk lirası altında kalan cezalar için sulh ceza mahkemesine yapılan başvurular neticesinde verilen kararlar kesindir.
İdari para cezalarının kaldırılmasına yönelik ceza mahkemesinde açılan davalarda itiraz süresi 2 haftaya çıkarılmıştır.
6100 sayılı kanunda 1 hafta olarak belirlenen süreler 2 haftaya çıkarılmıştır.
Tüketici Hakem heyeti kararlarına karşı itiraz süresi 15 günden 2 haftaya indirilmiştir.
Adli Kontrol, konutunu terk etmemek veya uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla hastaneye yatmak dâhil, tedavi veya muayene tedbirlerine tâbi olmak ve bunları kabul etmek şeklindeki adli kontrol yükümlülükleri uygulandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilenlerin maddi ve manevi tazminat talep edebilecekleri düzenlenmiştir. Kanuna uygun olarak yakalandıktan veya tutuklandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilen, mahkûm olup da gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği süreleri, hükümlülük sürelerinden fazla olan veya işlediği suç için kanunda öngörülen cezanın sadece para cezası olması nedeniyle zorunlu olarak bu cezayla cezalandırılan, Konutunu terk etmemek veya uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla hastaneye yatmak dâhil, tedavi veya muayene tedbirlerine tâbi olmak ve bunları kabul etmek şeklindeki adli kontrol yükümlülükleri uygulandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilen kişiler, maddî ve manevî her türlü zararlarını, devletten isteyebileceklerdir. Suç soruşturması veya kovuşturması sırasında kişisel kusur, haksız fiil veya diğer sorumluluk hâlleri de dâhil olmak üzere hâkimler ve Cumhuriyet savcılarının verdikleri kararlar veya yaptıkları işlemler nedeniyle tazminat davaları ancak devlet aleyhine açılabilecek, devlet, ödediği tazminattan dolayı görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanan hâkimler ve Cumhuriyet savcılarına bir yıl içinde rücu edecektir.
Konutunu terk etmemek veya uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla hastaneye yatmak dâhil, tedavi veya muayene tedbirlerine tâbi olmak ve bunları kabul etmek şeklindeki adli kontrol yükümlülükleri uygulandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilenler hakkında 9/1/2013 tarihli ve 6384 sayılı Tazminat Komisyonunun Görevleri ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Kanun hükümleri uygulanacaktır. Bu fıkra uyarınca 6384 sayılı Kanun kapsamında olmasına rağmen ağır ceza mahkemesine yapılan istemler, Komisyona gönderilecektir. Ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren ve girmeyen istemler birlikte yapılmış ise ağır ceza mahkemesi görev alanına girmeyen istemleri ayırmak suretiyle Komisyona gönderecektir.
6384 sayılı Kanunun kapsamı Ceza hukuku kapsamındaki soruşturma ve kovuşturmalar ile özel hukuk ve idare hukuku kapsamındaki yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı iddiasıyla manevi tazminat ile Ceza Muhakemesi Kanununun 142 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca koruma tedbirlerini de kapsayacak şekilde genişletilmiştir.
Yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı iddiasıyla 6384 sayılı Kanun kapsamında komisyona yapılacak müracaat, soruşturma, kovuşturma veya yargılama sürecinde ve en geç bunların kesin bir kararla sonuçlandığının öğrenilmesinden itibaren bir ay içinde yapılacaktır.
Müracaatın ve ispat belgelerinin değerlendirilmesinde ve verilecek tazminat miktarının saptanmasında Komisyon, bilirkişi incelemesi dâhil gerekli gördüğü araştırmayı yapmaya veya üyelerinden birine yaptırmaya yetkili olacaktır. Müracaat, elektronik ortamda da yapılabilecek, müracaatların elektronik ortamda yapılmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlık tarafından belirlenecektir. Komisyon, dokuz ay içinde karar vermek zorundadır.
Av. Yalçın TORUN
UYARI
Web sitemizde yayımlanan yukarıdaki yazılı metnin, eser sahipliği hakları Av.Yalçın TORUN’a aittir. Bu yazılı metin hak sahipliğinin tespiti amacıyla zaman içerikli elektronik imza ile muhafaza edilmektedir. Sitemizdeki yazılı metinler avukat meslektaşlarımız tarafından dilekçelerinde serbestçe kullanılabilir, fakat metinlerin tamamının, bir kısmının veya özetinin atıf yapılmaksızın başka web sitelerinde yayınlanmasına iznimiz yoktur.
